1988 yapımı Summer Temptations, İtalya’nın göz alıcı sahil kasabasında geçen, sıcak yaz günlerinin getirdiği tutkularla dolu bir hikâyeyi anlatıyor. Genç ve çekici bir kadın olan Laura, uzun süredir devam eden bir ilişkisinin sona ermesinden sonra biraz kafa dinlemek için sakin bir tatil yapma kararı alır. İtalya’nın büyüleyici atmosferinde huzur bulmayı uman Laura, bu sessiz kasabaya adım attığında, hayatındaki hiçbir şeyin planladığı gibi gitmeyeceğini anlamaya başlar.

Laura, tatil boyunca kendine ve duygularına odaklanmak isterken, karşısına çıkan yakışıklı ve gizemli Marco ile olan tesadüfi karşılaşma, hayatını baştan aşağı değiştirecektir. Marco, kasabanın yerlisi olan, karizmatik bir adamdır. Laura’nın zarafetine ve çekiciliğine kayıtsız kalamayan Marco, ikisi arasında ateşli bir çekim başlatır. Laura, bu güçlü ve tutkulu bağa karşı koyamaz ve kısa sürede Marco ile yaşadığı romantizm, tatilinin merkezine yerleşir. Ancak, bu masalsı çekimin altında derin ve karmaşık duygular yatmaktadır. Laura, Marco ile geçirdiği her an, sadece cinsellik değil, kendini keşfetme ve içsel uyanışla da karşı karşıya kalır.

Laura’nın bu yaz tatiline eşlik eden yakın arkadaşı Elena ise, gizli arzuları ve kıskançlıklarıyla hikâyeye kendi karmaşıklığını katar. Elena, Laura ile Marco’nun ilişkisine uzaktan hayranlıkla bakarken, içten içe bu tutkunun bir parçası olmayı arzulamaktadır. Elena, hem Laura’nın özgürlüğünü kıskanmakta hem de Marco’ya karşı hissettiği bastırılmış duygularıyla mücadele etmektedir. Laura, bu yasak ve karmaşık ilişkilerin içinde kendini kaybederken, kasabanın sessiz ve büyülü atmosferi, karakterler arasındaki cinsel gerilimi ve arzu dolu oyunları daha da derinleştirir.

Sıcak yaz günleri ilerledikçe, Laura, Marco ve Elena arasındaki ilişkiler daha karmaşık ve kaçınılmaz bir hal alır. Laura, bir yandan Marco ile yaşadığı yoğun aşkın tadını çıkarırken, diğer yandan Elena’nın sakladığı sırlar ve büyüyen kıskançlıklarının farkına varır. Bu tehlikeli aşk üçgeni, masum bir tatilin ötesine geçerek Laura’nın hayatını altüst eden bir deneyime dönüşür.