New York'un kalabalık ve heyecan verici sokaklarında, iki insanın yolları beklenmedik bir şekilde kesişir. Alex, başarılı bir işadamı ve şehrin en ünlü binası olan "Penthouse"da lüks bir yaşam sürmektedir. Sophia ise, mütevazi bir sanatçıdır ve sıradan bir apartmanda sakin bir yaşamı tercih etmektedir.Bir tesadüf sonucu, Alex'in lüks dairelerinden birini düzenlemek için Sophia'yı tutmasıyla tanışırlar. İlk başta, aralarındaki farklı dünyalardan dolayı bir çatışma yaşarlar. Ancak, birlikte geçirdikleri zamanla, aralarındaki çekim giderek güçlenir.Alex'in sofistike ve çekici dünyası, Sophia'nın hayalperest ve tutkulu doğasıyla kesişir. İkilinin arasındaki tutkulu aşk, şehrin ışıklı manzarasının altında gizlice filizlenir. Ancak, bu aşkın önünde duran birçok engel vardır.Alex'in iş dünyasındaki sorunlar ve Sophia'nın kendi iç dünyasındaki savaşları, ilişkilerini sınar. Ancak, birlikte yaşadıkları her zorluk, onları birbirine daha da yakınlaştırır.

Yıl 2004, İstanbul’un modern ve hareketli atmosferinde geçen hikaye, prestijli bir hastanede çalışan başarılı ve yakışıklı doktor Kerem'in hayatını konu alır. Kerem, genç ve çekici bir adamdır. Hastanedeki yoğun temposuna rağmen, hastalarına olan özeni ve cazibesiyle hem meslektaşlarının hem de hastalarının ilgisini çeker. Ancak Kerem'in profesyonel dünyasında, her zaman kurallara uymak mümkün değildir.Bir gün, hastaneye yeni atanan genç ve güzel hemşire Elif ile tanışır. Elif, hem güzelliği hem de nazik tavırlarıyla Kerem’in dikkatini çeker. Kerem, başlangıçta Elif’e karşı profesyonel kalmaya çalışsa da, aralarındaki çekim inkar edilemez hale gelir. Yoğun çalışma saatleri, gece nöbetleri ve hastanedeki stresli ortam, ikiliyi birbirine daha da yakınlaştırır.Bir gece, yoğun bir nöbet sırasında Kerem ve Elif, hastanenin boş bir bölümünde karşılaşırlar. Aralarındaki gerilim ve çekim, yerini tutkulu bir öpücüğe bırakır. Bu yasak dokunuş, ikisinin de hayatını geri dönülmez bir şekilde değiştirecektir.Hikaye, Kerem ve Elif’in gizli buluşmaları, tutkulu anları ve yasak ilişkilerini keşfetmelerini anlatır. Hastane koridorlarının gizli köşelerinde yaşanan bu aşk, her ikisinin de içsel arzularını ve sınırlarını zorlar. Ancak, bu yasak ilişkinin hastane ortamında ortaya çıkma riski, ikilinin ilişkisini daha da heyecanlı ve tehlikeli hale getirir. 

Isabella, başarılı bir iş kadını ve aynı zamanda etkileyici bir güzelliğe sahip olan zengin bir adam olan Antonio’nun karısıydı. Antonio’nun genç ve hırslı asistanı Marco, patronunun karısına olan ilgisini gizlemekte zorlanıyordu. Marco, Antonio'nun sık sık iş seyahatlerine çıkmasından faydalanarak Isabella'ya yakınlaşma fırsatı buldu.Bir gece, Antonio'nun bir iş gezisinde olduğu sırada, Isabella ve Marco, tutkulu bir akşam yemeği için buluştular. Bu buluşma, ikisinin arasındaki çekimin daha da artmasına yol açtı. Isabella, Marco’nun gençliği ve enerjisiyle kendini yeniden canlı hissetti. Marco ise, Isabella’nın olgunluğu ve cazibesine kapılmıştı.Gecenin ilerleyen saatlerinde, ikisi de arzularına yenik düştü ve Antonio’nun evinde, yasak bir aşkın ateşiyle dolu anlar yaşadılar. Bu ilişki, her ikisi için de hem heyecan verici hem de tehlikeli bir oyundu. Marco, Isabella’nın yanında geçirdiği her anın tadını çıkarırken, Isabella da uzun zamandır hissetmediği bir tutku ve heyecanı Marco’nun kollarında buldu.

2005 yapımı "The Witches of Breastwick," erotizm ve korku türlerini bir araya getirerek izleyiciyi doğaüstü bir dünyaya sürükleyen çarpıcı bir film. Yönetmen Jim Wynorski, bu filmde karanlık arzular ve büyülerin hüküm sürdüğü gizemli bir hikâyeyi ekranlara taşıyor.Hikâye, şehir hayatından bunalan genç bir çift olan David ve Tiffany'nin, uzak bir dağ kasabasında kafa dinlemek için çıktıkları bir tatilde başlar. Kasaba, adeta zamanın unuttuğu, gizemli ve ürpertici bir atmosfere sahiptir. Tatil başlangıçta sakin ve huzurlu görünse de, çift kısa süre içinde kendilerini açıklanamayan olayların ortasında bulur.Kasaba, eski bir efsaneye göre, güçlü büyü yeteneklerine sahip üç gizemli kadın tarafından yönetilmektedir. Bu kadınlar, güzellikleri ve çekicilikleriyle insanları etkileyen, ancak aynı zamanda karanlık arzuları ve büyüleriyle tehlikeli hale gelen cadılardır. Bu üç kadın – Serena, Morgana ve Raven – kasabanın derinliklerinde gizemli bir malikanede yaşamaktadır.David, kasabadaki tuhaf olaylar karşısında tedirgin olurken, Tiffany ise bu kadınların cazibesine kapılmaya başlar. Cadılar, çiftin hayatına girer ve onları yavaş yavaş kendi karanlık dünyalarına çekmeye çalışır. David ve Tiffany, bir yandan bu cazibeye direnmeye çalışırken, bir yandan da bu büyüleyici kadınların gerçek niyetlerini keşfetmeye çalışır. Ancak işler, hayal ettiklerinden çok daha tehlikeli bir hale gelir.

Bir mafya hesaplaşmasında babası öldüren Massimo Torriceli babasını yerine geçip bir mafya lideri olur onun mafyası sicilyanın en büyük mafyasıdır. Laura ise başarı bir iş kadınıdır bir gün arkadaşları ile sicilyaya gezmeye giderler. Onu gören  Massimo Torriceli zorla onu kaçırarak 365 gün boyunca esir eder serbest kalması için tek bir şartı vardır 365 gün bitene kadar kendisine aşık olmasıdır.