Bridgette B., gösterişli ve baştan çıkarıcı bir hayat süren, Los Angeles'ın tanınmış gece kulüplerinden birinde çalışan bir dansçıdır. Güzelliği ve çekiciliğiyle herkesin dikkatini çeken Bridgette, sahne ışıklarının altında kendini tamamen özgür ve güçlü hissetmektedir. Ancak, bu gösterişli yaşamın ardında, derinlerde sakladığı gizli arzuları ve tutkuları vardır. Bir gün, hayatını tamamen değiştirecek bir teklifle karşılaşır.
Bridgette, her zamanki gibi gece kulübünde sahne alırken, dikkatini çeken bir izleyici kitlesi fark eder. Arka sırada oturan gizemli bir adam, gözlerini ondan ayırmadan izlemektedir. Bu adam, zengin ve etkileyici bir iş adamı olan David'tir. David, Bridgette'in dansındaki tutkuyu ve enerjiyi fark eder ve onunla tanışmak ister. Gösteri bittikten sonra, David, Bridgette'e bir teklifte bulunur: Onunla birlikte özel bir ada tatiline çıkması karşılığında büyük bir meblağ ödeyecektir.
Bridgette, bu teklif karşısında şaşkınlık yaşar, ancak hayatına biraz heyecan katmak ve yeni deneyimler yaşamak isteği onu bu teklifi kabul etmeye iter. David'in özel jetiyle tropik bir adaya doğru yola çıkarlar. Ada, gözlerden uzak, lüks bir cennet gibidir. Burada, Bridgette ve David arasında yoğun bir çekim oluşur. İkisi de birbirlerinin gizli arzularını keşfetmeye başlar.
Ada, onların özgürce keşfedebilecekleri ve sınırlarını zorlayabilecekleri bir yer haline gelir. Bridgette, David'in yönlendirmesiyle kendini daha önce hiç deneyimlemediği zevklerin içinde bulur. David'in gizemli ve güçlü karakteri, Bridgette'in arzularını daha da körükler. İkisi arasındaki ilişki, sadece fiziksel bir çekimden öteye geçer; duygusal ve psikolojik bir bağ kurarlar.
Günler geçtikçe, Bridgette ve David arasındaki bağ daha da güçlenir. Birbirlerine karşı duydukları çekim, adadaki her anı daha da özel kılar. Ancak, bu cennet gibi tatilin sonu yaklaşırken, Bridgette'in içindeki çelişkiler de su yüzüne çıkar. Bu yoğun ve tutkulu ilişkinin gerçek dünyada nasıl devam edeceğini sorgulamaya başlar.
Tatilden döndüklerinde, Bridgette ve David, aralarındaki bu güçlü bağı sürdürme kararı alırlar. Los Angeles'a geri döndüklerinde, Bridgette'in hayatı tamamen değişmiş olur. Sahne ışıklarının altındaki güçlü kadın, artık kendi arzularını ve tutkularını keşfetmiş, kendine güvenen bir birey haline gelmiştir.